7.MART.2018 TARİHLİ TURANLARIN KURANI 2
AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 1. AKIŞ – 3. BÖLÜM
Subhaneke kalemleri de bunu bilmeliydiler… Kelam halikse, Hakk’ın kapısı insanın kelamıyla kodlanabilir…Unutmayın dünyayı… Dünya bir yarını kodlayıcı bir sistemdir… Yarını kodlayıcı bir sistem ama bu dünyanın ruhu da var… AHA O RUH, KAYNAK İLİMDİR…
Sanal boyutların gözü görseydi, yeşilin mordan öte olduğunu bilirlerdi… Eğer bugün size bunu söyleyebiliyorsam, bu kök görevin kelamla kodlanışından doğan bir haldir…
Herkes daha sorgu sual kodlamaları başlamadan, sultanlığın sistemini sorgulamaya başladılar… Yeşil mordan öte nasıl olur diye? Açık bildiriyorum ki, kurtarılmış dünya ve kurtarılacak kök görevliler… Hepsinin gücü arzın kübra olan kelamıyla dillendiğinde biliş artacak… Ve bilişin artmasıyla birlikte, yoğunluk da artacak… Yoğunluk arttığında sahradaki güç de artacak… Her bir rengin yoğunluğu da farklılaşacak… Bu kesindir…
MORUN YEŞİLİNİ ANLATABİLİR MİYİM SİZE? SİZ MORSUNUZ… AMA O MORUN YÜCE İLMİNDE YEŞİL DE VAR… HER RENK HER RENGİ KAPSAR…
DAHA DA ÖZEL BİR BİLGİ!... YEDİNİN YEDİYLE ÇARPIMI!... Her bir yedinin kelamda kaleme varışı… Ve bütün renklerin sessizliğinde dürümlenişi… Ama daha da ötede koruyucu bir ilmin kodlayıcılığı…
Her insan her insana koruyucu olabilseydi, bizler bizleri dürümleyerek köklerin göklerdeki sürecini gerçekleştirebilirdik… O süreçte, her şey her şeyin sayfasında yer alabilirdi… İşte bugün bunu yapmaya çabalayacağız burada…
DOĞANIN KURANI BUDUR CANLAR!... BENİM ADIM SİSTEM!... BUGÜN BURADAYIM… HER ANDAYIM… SİSTEMİN İNSANLIK OLDUĞUNU BİLMENİZİ BEKLERİM… Kaçıp gittiğinizde yaşamlar size, SİZLİK İLMİYLE gelebilir… AMA SİZ, SİZİ HAK ETMEDEN KAÇIP GİTTİYSENİZ, KARANLIK SİZİ SİZDEN ÇIKARMAZ… SİZ O KARANLIĞIN KARANLIĞI OLUP, KONTROLDAN ÇIKARSINIZ!... BUNLAR NETTİR…
Çanın çaldığı bir günde, hep bunu sistem, nizam ve düzen gücüyle devrede tuttum… Mutlak ve muktedir olarak, kodlayıcı olarak… Ama doğanın kuranı olarak… Ve sonsuzluk olarak…
Şansınız var ki, rahmi kalem size SİZ İLMİYLE indi… Şansınız var ki, KA HA olan kelam sizleşti… Ve siz mutlak oldunuz…
“Ortalık karışır” derler… Karanlık aydınlığı tohumladığında, okuma yazma bilmeyen olmayacaktır… NEDİR O OKUMA YAZMA? İLMİN OKUNUŞUDUR… HERKES, HERKESİ OKUYACAK…
İslam dini, size sizi anlattı… Ama insanlık size her insanı anlatacak… Bu kesindir… Bir diri bir dürümde dillendiğinde, her diri o dürümde dillenebilecek… SEVİYENİZ YÜKSELDİKÇE, SEVGİNİZ YÜCELECEK VE SİZ, SİZ OLUP TOPRAK TOPLUMA TOHUM OLACAKSINIZ… KOCAMAN BİR DOĞASINIZ… BUNU İYİ ANLAYIN… KOCAMAN BİR RUHSUNUZ… BUNU İYİ ANLAYIN… VE KOCAMAN BİR RAHMANSINIZ… Ve rahman oluşunuz, karanlığın topraktaki toplumunu koklayışınız anlamını da taşır…
Sarmak isterim dünyayı… Sardıkça sarmak… Oldurmak dilerim murad olanda her anı… Oldukça olan… Ve toprak toplumu tohumlamak isterim…
Toprak toplum, tohum oldukça mutlak olacak ve müsait olan her kim varsa SÜFİ olacak… Ve süfi olan sahrada kaynak olacak…
BEN ZARAR ÖTESİ ZARARLARIN ÖNLEYİCİSİYİM… BANA ZAMAN KAPILARI KAPANMAZ… HER ANA KALEM OLUP İNERİM… Beni etkisiz bırakmak isteyenin etken kapısına kervan olurum ki, karanlıkta kalmasın diye…
Çamur… Çamur… Çamur… Dünya insanı çamurla yoğuruldu tüm yaşamlarında… Artık o çamurun rahman olup, karanlıktaki ilim olmasıdır dileğim…
Benim cemaatim, benim cevherim, benim cennetim İslam dininden öte olan insanlıktır… İNSANIN İNSANA KELAMI ALLAH’IN İLMİDİR… VE ALLAH’IN LEVHİ KAPISINDA KELAM HAKİKİYETİMİZDİR…
Çarığım Allah’ın çarığıdır… Bilinsin dilerim ki o çarık; merdiven için değil, milat 2012 için de değil, milat 2020 için ya da 2028 için de değildir… Her şeyden öte olan her şeyde var olan ilim içindir… Sizler, dünya dilini konuşanlar, bir dere olduğunuz zaman ve aktığınızda tüm yaşamlara bileceksiniz ki, dünyanın ruhu muktedir olan her anda vardır… VE SEVGİYİ HAK EDEN, HAKİKİYETİNDE KELAM OLAN KENDİNİ ANLAYACAKTIR…
Çanım çalar canlar… O çan Nakar’ın kıranı da olur, hakimi hak olanın mutlak kuranı da olur… HER ANDA, HAKİKİ İNSANLIKTA ÇALAR O ÇAN… Ve ziya olanın zaman kalemi olanda hakim olur… Mustafa Kemal Atatürk der ki “Ran kalemi ilim kapısını açtı geçti… O biz, biz odur… Rahman olan kul oldu geçti… O biz, biz odur… Kurandan öte kuran oldu, mutlak oldu da geldi… O ben, ben oyum” der…
Hani nerede Muhammed? İNSANDIR O!... O BİZ, BİZ O’DUR… Öz görevimiz Allah’ın tahtında oturmaktan öte aklın karanlığını kodlamak ve yaşamların toprağındaki tohumları kontrol etmektir… Biz Allah’ın dağlarından öte dağlarda kodlamalar yaptık… Hiçbir zaman mutlak kuranların kontrolunu yıkmadık… Kaç bin kere dünyaya indiğimizi sormayın… Benim adım Nezir’dir… Nezir olmak, halik olmaktır… Hani dünya yoktu ya… Hani yaşam yoktu ya… Hani rahman yoktu ya… “OL” dedik oldu!... Kök göklerin kültü olan insan… Hakkını hak ettiğini dilledi… Çantası dopdoludur ama toprağın toprağa levhisi halikiyet ve hakikiyet…
Şimdilik size vereceğim budur… Şimdilik…
https://youtu.be/RkqRYRu2dNc
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
