Birlik İlmi
  TURANLARIN KURANI (3), 1. AKIŞ 1. BÖLÜM
 

14.MART.2018 TARİHLİ TURANLARIN KURANI (3)
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 1. AKIŞ 1. BÖLÜM

Yasama, birliğimizin tohumlanışını kodlarken, yüceler cümlesinde cevhere “insanlık”ı indirdik. Yasama, ilimle kodlanış ve “kobra” olan levhi kapıların açılışında hakikiyetiyle dilletti.

Yasa koyuculuktur yasama… Herkes kendi yüceliğiyle, kendi yoğunluğunda, kendi ruhi sayfalanışını yapar ve “kayıt dışı bilgileri”ni kontrol altına alabilir.

Muhammed, ilminden öte bir ilimin, kula “kelam” olduğu bir dürümde, imparatorluğun gözü, sözü ve özü olan insan, kendi diriliğinde, kendi yüceliğini hak eder. Teknik tohumlama yapar ve bütünün kübra olan kelamını hak teknikle kontrol altına alır.

Her şeyin örtüsü örtülebilir ama ilmin örtüsü örtülemez. Bu kesindir.

Bir an için şunu iyi dinleyin; ben doğanın gücünü kodladım, kokladım, toprağa tohum diye indirdim ve bütünün gücüyle “müsih kalemler”i kodlattırdım.

Her şey benim için kolay ama ben “insanlık kelamı”nda kalemimi hak etmemişsem, ilmim, hakikiyetim, bütüne hizmetçiliğim olmaz benim.

Bünyem çok iyi, çok şükür ama bünyemden öte bedenim kodlayıcıdır. “Bu ne demektir?” diye sordu yoğunluklardakiler.

Sevgililer, beden bünyeden farklıdır. Ben bir “ilim kalemi”yim. Benim bedenim Mikail’in Kuranı’dır. Bu beden mutlaktır ve kodlanmıştır. Kontrol kurucudur. Rahmi Kapı’dır ve kelamı “halik” olandır. Ama bünyem benim biyolojik varlığımdır. Bu biyolojik varlık, Mikail’in “kervan” olan kelamından çok farklıdır.

Benim için sorumluluktur insanlık. Bütüne hizmetçilik için ben bir beden sahibi olmalıydım ve oldum. Ama benim “Medine kulluğum” var ve mektebimden öte mektebim olan muktediriyetim var. İşte bütün o yoğunluklarda da vakti dilde, ilmim olmuştu. 
Her şeyin her şeyle oluştuğu bir yoğunluktan, toprak toplumu tohumlayarak bugüne vardım. Bedenim “insanlık ilmi”yle kodlanmış bir bedendir.

Biyolojik, kübra olan, “kelam” olan bünyem ise, kontrol kurucu bir yoğunlaşmayı sahraya kayda olmak için tohum olarak bütüne hizmetçilik adına ve yol için ebelerin ebesi olup yeryüzüne imiştir. “Ebelik”… Bunu size daha açık vereyim:

Beden doğurucu ve doğurtucudur. İlmi doğuran insan ama bedenin kodlarıyla doğurur ama bedenin kodlarıyla ile bünyenin “mutlak kuran” olması gerekir ki boylar boyu yoğunlaşan insan, bedeninin “mutlak kuran” olup bu doğumu sayfalayarak yeryüzüne inebilsin. İşte bünye, bu nedenle görev alır.

Bedenin yoğunluğunu kodlamak için “beden” diye bildiğiniz bu kodlanmış ilim olan bünyeniz görev alır ve dünyaya kendi yoğunluğunu çeker. İşte yaptığımız budur. Biz bünyemizi kodladık ve yeryüzüne çektik ama yeryüzüne çeken “beden olan ilim”di.

Bizler mektebimizi kodladık bu yoğunlukta… Ve biz bu yoğunlukla muktedir olarak çalıştık.

Bastığınız her an, yaşamınızı kodlayabilir ama her ana basabilmeniz için “mektep” olmanız gerekir. Mektep olmaksa, bedene sahip olmak anlamına gelir.

Eğer ben bir bedene sahipsem, o soframa oturanların bedeniyle “Mikail kalemi” olan bitişkenliktir. Ve bu sofra hepimizin “mutlak kuran” olan, “bilgeler kalemi” olan bedenimizdir.

Biz bu bedeni kendi yoğunluğumuzla oluşturduk. Bilişken ve bitişken bu beden mesafeyi kurduğumuzda, “Muhammed olanların kuranları”nı da tohumlayacak gök sessizliğini dilleyecektir.

Evimizin gözü, özü, sözü olan ilim, hepimizin yarın olan ilmi ve mutlak olan, kübra olan kelam, teknik kaynağımızın sırrını dilleyebilen birlik kapımızı, hakikiyetimizle toprağa çekmiş olduğundan bizler, bugün burada, bu yoğunlukta, kendi levhi kalemimizi hak edebildik.

Şikayetim var mı? şikayetim yoğun var. Bu dünyada “sahra” olmaya gelenlerin çoğu kontrol kuramayıp, yaşamlarını kırmaya başladılar.

https://youtu.be/DdUyu-u5ifQ

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 151 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol